Atatürk Mahallesi Naci Topçuoğlu Bulvarı’nda 6 Şubat’taki 7,7 büyüklüğündeki birinci sarsıntıda yıkılan Pamukkale Sitesi A Blok’la ilgili Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma tamamlandı.
Tutuklu sanıklar Atilla G, Sadık D. ve Yusuf A. hakkında “bilinçli taksirle birden fazla kişinin vefatına ve yaralanmasına neden olma” cürmünden 2 yıl 8’er aydan 22 yıl 6’şar aya kadar mahpus cezası istemiyle hazırlanan iddianame, 10. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.
Sitenin statik proje müellifinin ve teknik uygulama sorumlusunun Atilla G. olduğu, temel ve birinci 3 katının müteahhitler S.G. ve Sadık D. tarafından yapıldığı, bu kattan sonrasına ise müteahhit Yusuf A’nın devam ederek inşaatı tamamladığı belirtilen iddianamede, enkaz kaldırma çalışmaları devam ederken, olay yerine keşfe gidilerek karot, donatı ve tabandan kayaç örneklerinin aldığı ve sismik inceleme yapıldığı kaydedildi.
‘Korozyon var… Beton güzel değil… Taşıyıcı eleman ziyan görmüş…’
Yapılan keşiflerde uzmanlarca yapılan birinci tespitlere nazaran binanın birinci 3 katının büsbütün çöktüğü, üst katların ayakta kaldığı, alt katlarda düz demir kullanıldığı, üst katlarda nervürlü (çıkıntılı) demir kullanıldığı bilgisine yer verilen iddianamede, “Demirlerde korozyon gözlemlendiği, beton kalitesinin güzel olmadığı, beton numuneleri içinde büyük taşlar bulunduğu ve demir işçiliğinin bütün katlarda makus olduğu görülmüştür. Birtakım donatılar ortasında hiç boşluk bırakılmadığı, kimi taşıyıcı elemanlardan elektrik tesisat borularının geçirildiği, etriye kanca ayrıntılarına ve etriye aralıklarına dikkat edilmediği, düz demirlerin zelzele performansı açısından uygun olmadığı ve binanın alt katlardan mafsallaşarak çöktüğü üzere tespitler yapılmıştır.” tabirleri kullanıldı.
Yönetmeliklere aykırı
Binanın alt katlarında kullanılan düz demirlerde aderans (yapışma) sağlanmadığı ve demirlerin betondan sıyrıldığı belirtilen iddianamede şu bilgiler yer aldı:
“İnşaatın beton işçiliğinin berbat olduğu, beton içerisinde, kullanımı uygun olmayan büyük çaplı agregaların kullanıldığı ve binanın üretimine ruhsat alınmadan evvel başlandığı, etriye aralıklarının ve etriye kancalarında uygulanması gereken açının, hem 1975 hem de 1998 yönetmeliklerine muhalif olduğu görülmüştür. Yapı ruhsatında dolgu gereci olarak tuğla kullanılacağı belirtilmesine karşın tuğla yerine briket kullanıldığı ve demir işçiliğinin makûs olduğu, binada ruhsata ters olarak yapılmış asmolen tavan bulunduğu anlaşılmıştır. Binanın taşıyıcı elemanlarından elektrik tesisat boruları geçirildiği, statik projede yazan temel derinliklerine uyulmadığı, temel işçiliğinin berbat olduğu, beton sınıfının ve kimi donatıların yönetmeliklerdeki standartları sağlamadığı anlaşılmıştır.”
Sanıkların tabirlerinde suçlamaları kabul etmediği kaydedilen iddianamede şu değerlendirmelere yer verildi:
“Pamukkale Sitesi’nin teknik uygulama sorumlusu ve statik proje müellifi Atilla G. ile müteahhitleri Sadık D. ve Yusuf A’nın, meslekleri gereği tüm riskleri bilmelerine, ülkemizin sarsıntı nesli içerisinde olması ve daha evvel ülkemizde meydana gelen zelzeleler nedeniyle çok sayıda vatandaşımızın hayatını kaybetmesine karşın meydana gelebilecek bir sarsıntı sonucunda Pamukkale Sitesi’nin, devrin mevzuatına uygun olarak inşa edilmemesi durumunda yıkılabileceğini öngörecek durumda oldukları halde kelam konusu siteyi yasal mevzuata uygun olarak inşa etmemeleri sebebiyle şuurlu taksirle hareket ettiklerinin kabulü gerekmektedir. Şüphelilerin Pamukkale Sitesi’ni uzman raporlarında belirtilen eksik ve kusurlarla inşa ederek, kabahat tarihinde meydana gelen sarsıntı sonucunda yıkılan binada 25 vatandaşımızın hayatını kaybetmesi ve 16 vatandaşımızın yaralanmasına neden olmaları sebebiyle “Bilinçli taksirle birden fazla kişinin vefatına ve yaralanmasına neden olma” hatasını isledikleri ve haklarında kamu davası açılması için kâfi kuşku oluşturacak kanıt elde edildiği anlaşılmıştır.”
