Sürdürülebilir kalkınmayı merkeze alarak karbon nötr bir iş modeli sunmayı amaçlayan İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB), sürdürülebilir üretim ve ihracat için yol haritası niteliğinde hazırladığı ‘Demir ve Demir Dışı Metaller Sektörel Sürdürülebilirlik Hareket Kılavuzu’nu bölüm temsilcileriyle ve ihracatçılarla paylaştı.
Sektörün verimli ve ekonomik olarak sürdürülebilir bir yapı temin edebilmesi için karbon nötr bir iş modeli sunmasını ve sürdürülebilir kalkınmaya dayanak olmasını amaçlayan kılavuzla, 2030 yılına kadar karbon nötr olma maksadına ulaşabilmek için izlenecek adımlara dikkat çekildi.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) İdare Konseyi Lideri Mustafa Gültepe’nin de katıldığı aktifliğin konut sahipliğini, İDDMİB İdare Heyeti Lideri Çetin Tecdelioğlu ve İDDMİB idare heyeti üyeleri üstlendi.
İhracatta birinci 10 vizyonu
Üretim ve ihracatın Türkiye iktisadı için kritik ehemmiyet taşıdığını belirten TİM İdare Şurası Lideri Mustafa Gültepe, 100 yılda ihracatta büyük yol kat edildiğini ve Türkiye’nin global ihracattaki hissesini yüzde 1’in üzerine çıkardığını söyledi.
Bu yıl ihracatta 255 milyar doların aşılacağını kaydeden Gültepe “İkinci yüzyıla Türkiye’yi ihracatta birinci 10 ülke ortasına çıkarma vizyonu ile başladık. 12. Kalkınma Planı’nda 2028 için 375 milyar dolar mal, 200 milyar dolar hizmet ihracatı hedefleniyor. 2028’de global mal ihracatındaki hissemizin yüzde 1,2’ye, hizmet ihracatından alacağımız hissenin ise yüzde 2’ye çıkarılması öngörülüyor. Konjonktürel gelişmelerin ihracatımıza olumlu ya da olumsuz yansımaları oluyor.
Bu yıl genel manada sıkıntı geçti. Demir ve çeliğin de ortalarında bulunduğu 12 kesimimizde bu yıl önemli kan kaybı var. Lakin biz olaya uzun vadeli bakıyoruz. Tüm oyun planlarımızı, stratejilerimizi uzun vadeli gayelere nazaran kurguluyoruz” dedi. AB’nin Yeşil Mutabakat ile 2050’de karbon sıfır maksadına odaklandığını kaydeden Gültepe şunları söyledi:
Sınırda karbon düzenleme sistemi başladı
“Pazardaki gücümüzü korumak ve artırmak için ihracatımızı Yeşil Mutabakat kriterlerine uyarlamamız gerekiyor. Yeşil Mutabakat’a ahengin yol haritası niteliğindeki aksiyon planımızı 2,5 yıl evvel hazırladık. 27 dalımızdan 15’i de aksiyon planlarını açıkladı. Demir ve Demir Dışı Metaller’in yol haritasının hazır olması kıymetli.
Çünkü demir ve çelikte AB’nin en büyük tedarikçilerinden biriyiz. 1 Ekim prestiji ile Sonda Karbon Düzenleme Sistemi demir ve çeliğin de ortalarında bulunduğu beş bölüm için yürürlüğe girdi. Şimdilik yalnızca raporlama yükümlülüğü var. Fakat 2026’dan itibaren karbon vergisi ödeme mecburiliği ile karşı karşıya kalacağız. Yeni sistemin tesirlerini demir-çelik üzere AB’ye ağır ihracatı olan bölümlerimizde ziyadesiyle hissedeceğiz.
Eğer gerekli hazırlıkları tamamlayamazsak 2026’dan itibaren her yıl yüzlerce milyon dolar karbon vergisi ödemek durumunda kalacağız. Halbuki karbon vergisi olarak ödeyeceğimiz kaynağı dallarımızın yeşil dönüşümünün finansmanı için kullanabiliriz.”
Sadece çevresel siyasetlerle olmaz
İDDMİB Lideri Çetin Tecdelioğlu, demir ve demir dışı metallerin birçok dalda kıymetli bir girdi olduğunu, bu nedenle yeşil dönüşümün ve sürdürülebilirliğin kesim için hayli kıymetli olduğunu söyledi. Tecdelioğlu, “Sektörümüz 2030 karbon nötr iktisat olma emeli için kritik bir ehemmiyete sahip.
Sektörümüzün kelam konusu etraf olduğunda somut adımlar atması gerekiyor. Sürdürülebilirliğin temin edilebilmesi için sadece çevresel siyasetlerin yürütülmesi kâfi değil. Bölüm şirketlerinin toplumsal alanda da faaliyetler yürütmesi gerekiyor. Dal şirketlerinin kurumsal toplumsal sorumluluk projelerinde bulunması da hayli kıymetli.
Sektör bu bağlamda güç verimliliğini, yenilenebilir güce hakikat süratli bir geçişi, ikincil ham husus kullanımını, paydaşlarla proaktif bağlantısı ve kurumsal bir bakış açısını sürdürülebilirlik stratejisinin merkezine alıyor” diye konuştu.
