Finansın Geleceği Zirvesi’nde konuşan Borsa İstanbul A.Ş. Genel Müdürü Korkmaz Ergun, iş yapma modellerine dair yenilikler hakkında konuştu.
Ergun, “Şirketlerimizi sadece başvuru yaptıktan sonraki süreçte değerlendiren, inceleyen, bir borç olmaktan daha çok, şirketlerimize başvurudan önceki süreçte de destek veren bir borsa durumuna geldik.” dedi.
Şirketlere, halka arz konusundan hazırlık aşamasından itibaren destek verdiklerini anlatan Ergun, şöyle devam etti:
“Yaklaşık 15 farklı ilde 200’ü aşkın büyük sanayi şirketlerimizi tek tek ziyaret ederek onları borsamıza davet ettik. Şirketlerimizde zoom toplantıları yaparak onların hazırlıklarına destek vermeye çalıştık. Çünkü şirketler haklı olarak ömürlerinde bir defa halka arz oluyorlar ama bizim daha önce gördüğümüz 500- 700’e yakın halka arz var. Bu tecrübelerimizi onlara hazırlık aşamasında paylaşmamız, onların tekrar keşfetmek, tekrar bulmak yerine hazır bulunmuş çözümlerle yollarına ilerlemenin değerli ve vakit kaybetmeyi önleyen bir yöntem.
Biz şirketlerimize destek vererek onları halkı teşvik etme yönünde ciddi anlamda destek sunduk. Son 4 yıldaki rakamlara baktığımızda, ortalama söyleyebiliriz ki biz 40-50 bandına oturduk yıllık halka arz sayısı olarak. Daha önceki yıllarda 2020 ve öncesinde senede 8 halka arz, 6 halka arz gerçekleşirken son 4 yılda 40-50 bandında oturuyor olmamız,yani her sene bize 40-50 tane şirketin, halka arz yoluyla finansmanının büyümesini sermaye piyasaları ile sağlıyor olmasının, kur riski ve faiz riski almadan ortaklık kültürüyle bunu yapıyor olmasının ciddi anlamda ülke ekonomimizin, refahımızın artmasında önemli katkısı bulunmaktadır.”
Bu şirketlerin halk huzurunda güçlü bir öz kaynağa sahip olduğuna vurgu yapan Ergun, “Bu anlamda şirketler bu güçlü yapıyla beraber yollarına çok daha uzun süreli devam edebiliyorlar.” dedi.
Ergun, “Son 4 yılda yine ciddi anlamda reel sektöre şirketlerimiz banka kullanmak yerine, tasarruf sahiplerinden borçlanarak doğrudan tasarruflarını kaynak olarak şirketlerine aktarabiliyorlar.” diye konuştu.
Aynı şekilde tasarruf sahiplerinin bir bankaya mevduat yatırmak yerine şirketlere doğrudan borçlanma aracı ihraçlarında borçlanma araçlarını satın alarak şirketlere kaynak aktarabildiğini belirten Ergun, bunun hem şirket tarafına hem de yatırım tarafına faiz avantajı sağladığına dikkati çekti.
